iPhone 4S iOS 16 Yüklü – Bir Tutam Nostalji

Selamlar herkese, Bir Tutam Nostalji video serisi kapsamında bazı cep telefonlarını bu güne kadar ele aldım. Ancak bu cep telefonlarından hiç birisinin bir iPhone olmadığını fark ettim ve karşınıza iOS 6 güncellemesi yüklü olan bir iPhone 4S modeli ile çıkıyorum. Evet, bu cep telefonunda iOS 6.1.3 güncellemsi yüklüdür. Aynı zamanda IMEI olarak da kayıtlı olduğu için günlük kullanıma da uygundur. Sizinle bu videoda iPhone 4S modelini biraz konuşalım.

Cihazı Tanıyalım

4 Ekim 2011 tarihinde “Let’s Talk iPhone” etkinliği kapsamında Tim Cook tarafından iPhone 4S tanıtılmıştı. Steve Jobs yerine Tim Cook tarafından tarafından tanıtılması bu iPhone’u özel kılıyordu. İlk 24 saatte 1 milyondan fazla satış alan bu cep telefonu lansman sonrası hızlı bir şekilde başarı elde etmeye başlamıştı. Ancak iPhone 4’e göre farkları bir çok kişi tarafından az bulunmuştu.

Kutu

O dönemler alışık olduğumuz tasarımda ve boyutta bir kutu diyebiliriz. Kutuya karşıdan baktığımızda büyük bir iPhone 4S fotoğrafı bizi karşılıyor. Kutunun solunda ve sağında iPhone 4S yazılarını görüyoruz. Kutunun tepesinde ve altında Apple logosu var. Kutunun arka tarafında ise kutu içeriği, telefon hakkında bazı yasal yazılar ve telefonun model bilgisi ile imei bilgisi gibi bazı özel bilgileri görüyoruz.

Kutu içerisinden şarj adaptörü, USB kablosu, kulaklık ve telefonun kendisi çıkmaktadır. Aynı zamanda sim kart aparatı, Apple stickerları ve bazı belgeler kutu içerisinde bulunmaktadır.

Tasarım

Henüz ekranı devasa büyümemiş iPhone modellerinden birisini bu videoda konuşuyoruz. Hatta ekranı büyümeyen son iPhone modeli diyebiliriz. Bu boyutu ile gerçekten tek el ile bu telefon çok rahat kullanılabiliyor. Ancak günümüz şartlarında bu ekran boyutu yetersiz kalabiliyor. Boyut olarak gerçekten bu boyutu seviyorum. Telefonu elimde tuttuğumda tek parça sağlam bir telefon tuttuğumu hissediyorum.

Telefona karşıdan baktığımızda düz bir tasarıma sahip diyebiliriz. Telefonun ekranı cihazın ortasında bulunuyor. Ekranın üzerinde kamera ve ahize bulunuyor. Ekranın altında ise bir iPhone klasiği olan ana ekran tuşumuz bulunuyor.

Telefonun sağ tarafında sim kart slotu ve anten çizgilerimiz bulunuyor. Telefonun sol tarafında ise anten çizgisi, ses yükseklik tuşları ve sessize alma anahtarı bulunuyor. Telefonun üst kısmında güç tuşu, mikrofon ve 3.5 mm jack girişi bulunmaktadır. Telefonun alt kısmında ise 30 pin büyüklüğündeki USB girişi ki bu cihaz 30 pinlik girişe sahip olan son iPhone modelidir. Bu girişin yanlarında vidalar, hoparlör ve mikrofon bulunmaktadır.

Telefonun arka kısmında ise flaşlı kameramız, Apple logomuz, iPhone yazımız ve bu yazının altında cihaza ait bilgiler ile sertifikaları görmek mümkündür.

Dışarıdan bakıldığında iPhone 4 ile aynı tasarımda gözüküyor olsa da bazı farkları bulunmaktaydı. iPhone 4’te bulunan şebeke sorununu giderebilmek için telefonda bulunan anten sayısı artmıştı ve bundan dolayı bağlantı nokta sayısı da artmıştı. Anten demişken bu cep telefonunun 3G’deki indirme hızı 2 katına ulaşmıştı. Aynı zamanda ses yükseklik tuşları ve sessize alma tuşu bir birine çok daha yakındı.

Jonathan Ive tarafından tasarlanan iPhone 4S kesinlikle güzel bir tasarıma sahip diyebilirim. Ön ve arka paneli düzken 2 paneli bir birine bağlayan dik paslanmaz çelik bir çerçeve bulunuyor. Ön ve arka tarafta bulunan cam yüzeyler düşmeye bağlı kırılabiliyordu ancak ben bu tasarım formunu kesinlikle seviyorum. Bu arada beyaz ve siyah renk seçenekleri ile iPhone 4S piyasaya çıkmıştı.

Ekran

3.5 inç büyüklüğünde 960×640 piksel çözünürlükte çoklu dokunma destekleyen Retina bir ekran bu cep telefonunda bulunmaktadır. IPS LCD panele sahip olan bu ekran o zamanlar için kaliteli sayılabilir. Açık hava performansı o zamanların bir çok akıllı cep telefonundan daha iyi diyebilirim. Açıkçası o dönemlerde bir ekran büyümesi beklenirken ekranının büyümemesi beni mutlu etmişti fakat bir çok kişi bundan rahatsızdı.

Kamera

Arka tarafta bulunan kamera 8 megapiksel çözünürlüğünde iSight bir kamera bulunuyordu. Kameranın otomatik odaklama ve dokunduğunuz yere odaklama özellikleri bulunmaktadır. Bu kamera 1080p 30 fps video kaydı yapabiliyor. Arka tarafta bulunan mikrofonu sayesinde video çekimlerinde arkada bulunan gürültüyü de azaltabiliyordu. Tabi günümüz modelleri kadar efektif çalışıyor diyemem. Aynı zamanda bu kamera led bir flaşa sahiptir. Kamera içerisinde panorama çekim modu ve HDR modu bulunmaktaydı. Arka kameranın iPhone 4’e göre odaklaması %33 daha hızlanmıştı. Aynı zamanda yüz tanıma özelliği sayesinde daha net portre fotoğrafları çekmek mümkündü.

Ön tarafta ise VGA çözünürlükte bir kamera bulunmaktaydı. Bu kamera FaceTime ve çeşitli uygulamalar üzerinden görüntülü görüşmeye imkan vermekteydi. Bu kamera ile fotoğraf çekmek mümkündü ve 480p çözünürlükte 30 fps video kaydı da yapılabilmekteydi.

Kamera konusunda rakamlara çok takılmadan sizi karşılaştırmalı örnekler ile baş başa bırakayım.

Performans

iPad 2’de bulunan Apple A5 çip ile karşımıza gelen bu model 512 MB DDR2 RAM’e sahiptir. 8, 16, 32 ve 64 GB dahili saklama alanına sahip seçenekleri bu cihazın vardı. iPhone 4S, saniyede 30 milyon poligon görüntü işleyebiliyordu. Bu gerçekten yabana atılacak bir şey değildi. Infinity Blade ve Real Racing gibi grafik yönünden zengin bazı oyunları bu cep telefonu problemsizce oynatabiliyordu.

iPhone 4’e göre performans anlamında iyileştirilmiş olan bu model iOS 9 gibi güncellemeler ile kesinlikle performans anlamında çok yara almıştır. Bu sebepten dolayı iOS 6 kurulu olan elimdeki iPhone 4S’in performansını çok beğeniyorum.

Özellikler

iOS 5 ile tanıtılan bu cep telefonu karşımıza bildirim merkezi, gazete bayisi ve Twitter entegrasyonu gibi bazı özellikler ile gelmişti. Ancak videolarda gördüğünüz elimdeki iPhone 4S modeli ise iOS 5 tasarım dilinde olup çok daha gelişmiş özelliklere sahip olan iOS 6.1.3 işletim sistemini kullanmaktadır.

iPhone 4S’in en büyük özelliklerinden birisi Siri’dir. Karşımıza Siri ile gelen ilk iPhone modelidir. Ayarlar > Genel > Siri menüsünden bu özelliği aktifleştirdikten sonra ana ekran tuşuna basılı tutarak sesli asistanı aktive edebiliyorsunuz. Bu sesli asistana hava nasıl gibi sorular sorabilirsiniz. Ancak maalesef bu soruları benim kullandığım ve iPhone 4S’in ilk çıkışındaki zamanlarda İngilizce sormanız gerekmekteydi. Aynı zamanda Siri çalışabilmesi için internet bağlantısına da ihtiyaç duymaktadır. Evet, sesi insan gibi değil de robotikti ve yapabildiği işlevler sınırlıydı ancak o bu gün kullandığımız Siri’nin temeliydi.

iPhone 4S karşımıza Apple cihazları arasında anlık mesajlaşma servisi olarak bilinen iMessage özelliği ile gelmişti. Mesajları artık Siri’yi kullanarak dikte edebiliyorduk ancak maalesef bu özelliğin de ilk zamanlar Türkçe dil desteği bulunmamaktaydı. Bununla beraber ilk tanıtıldığında çok eleştiri alan Apple Maps ile de gelmişti. Kabul ediyorum, Apple Maps ilk zamanlarında çok hatalı tarifler verebiliyordu ancak şu anda gördüğüm kadarıyla iyi yerlere gelmiş.

Bir çoğumuzun ilk zamanlar çok kavga etmiş olduğu iCloud entegrasyonu da iPhone 4S’te bulunmaktaydı. İlk zamanlar iCloud yedekleme ve bilgisayar yedekleme arasında kalıp sonrasında her ay biz buna para mı vereceğiz diyerek saklama alanı doldu uyarıları alıyorduk.

Bu cep telefonu Bluetooth 4, WiFi, GPS ve USB 2.0 teknolojilerine sahipti. iPhone 4S’i kullanıcıları kişisel erişim noktası olarak da kullanabilmekteydi. Teleofnun üzerinde bulunan dahili jiroskop sayesinde bir çok uygulama ve oyun telefonun durumu hakkında bilgi alabilmekteydi.

AirPlay özelliği sayesinde kablosuz olarak bu cep telefonunda oynatılan medyayı Apple TV ya da çeşitli müzik setlerine aktarabilmekteydiniz.

Yorumlarım

İlk bakışta iPhone 4 ile hiç farkı olmayan iPhone 4S aslında iPhone 4’te olan kronik sorunları gidermiş ve performans yönünden de çok ileri gitmişti. Ancak tasarım ve özellik konusunda az olan farkları nedeniyle tanıtıldığı zamanlarda bu cep telefonu çok eleştiri almıştı. Geriye dönüp baktığımda severek hatırladığım bir iPhone modeli diyebilirim.

Ama şunu kabul edelim iOS 7 ve sonrasında bu cihaz performans yönünden kötüleşmişti aynı zamanda bataryasının sağladığı günlük kullanım süresi de yetersiz kalıyordu. Fakat ne olursa olsun ben bu tasarımdaki iPhone modellerini seviyorum.

Kapanış

Açıkçası iOS 6’nın klavye sesleri ve şarj sesi gibi sürümden sürüme göre fark eden bazı şeyleri özlemişim. Herkesin kendisini rahat hissettiği tüm menülerini ezberlediği bir cep telefonu vardır ya benimki de iOS 6 yüklü olan iPhone modelleri olabilir. Bu sebepten dolayı bu ikonları görünce kendimi güvenli bölgede hissediyorum.

Peki siz iPhone 4S hakkında ne düşünüyorsunuz? Zamanında bu iPhone modelini kullandınız mı?

Video

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir