Bir zamanlar sahibinden.com efsane ilanlar diye bir ilan listesi vardı hala var mı bilmiyorum. Orada yurdum insanının güldüren ilan açıklamalarını görüp okuyup gülüyorduk. Ticarete eğlence ve neşe katan güzel ilanlardı.
Sahibinden.com Efsane İlanlar Kategorisinde Kesin Vardır
Herkesin kendince yapmış olduğu bir sıralama ya da beğenip kayıt etmiş olduğu içerikler vardır. Sizler ile paylaşacağım ilan da benim kayıt etmiş olduğum ve benim gönlümde efsane ilan açıklamalarından biri olarak taht kurmuştur.
İlan 1986 model bir Opel Senator’a aittir. İlan açıklaması arabanın dilinden yazılmıştır. Satıcı arkadaş arabayı konuşturmuş. İlanın yayından kalkmasına az bir süre kaldığından dolayı açıklamayı aşağıya ekliyorum.
İlanın yayından kalkmasına 4 gün var. Bu kadar ilgi gösterdiğiniz için hepinize çok teşekkür ederim. 4 gün içinde satilmazsa bir daha yayınlamayı düşünmüyorum. Kendi imkanlarımla tamamlayıp binerim ya da hurda indiriminden faydalanirim. Fiyatı gördüğünüz üzere epey mantıklı hale getirdim. Bunun dışında bir teklifte bulunmazsanız çok mutlu olurum, saygılar
——————————————–
——————————————–
Herkese merhaba. Almanya’da dünyaya geldim. İlk başlarda herşey rüya gibiydi. Harika bir
hayatım vardı. Uçsuz bucaksız yollarda rüzgarı hissederken aynı zamanda rüzgarla yarıştığım
bile oldu. Kadranim 240 nihayetinde. 6 silindirli koca bi göbeğim vardı. Sahiplerim yakıtımı hiç
dert etmiyordu. Ne zaman ki Turkiye’ye geldim, benim için yokluk günleri başladı. Yeni sahiplerim
Tofaşça konuştuğundan iletişim kuramıyorduk. Haliyle yagimi suyumu ihmal ettiler. Benzinim de
gözlerine battı. Gaza boğdular beni. Bari sıralı yaptırın dedim, onu da dinlemediler. Anahtarımı
kaybettiler, bu sırada kilit sistemime zarar verdiler. Kapım herkese açık artık . Bir önceki
sahibim ışıklarda mendil satarak getirdigim parayı yeterli bulmadi. Sonuçta ben artık
yürüyemeyen bir engelliydim. Bu halimle bir değerim yoktu, o yüzden beni hurdacılara parça
parça vereceklerdi. Tam bu sırada dualarım kabul oldu ve istanbuldan bir abi duydu sesimi. Beni
satın almak için istanbuldan fethiyeye geldi. Çekici ayarladılar. Kumarhaneye olan borçlarım
ödendi. Bana yeni bir çekici buldular ve istanbula yolculuğum başladı. Çok heyecanlıydım.
Almanya kadar olmasa da istanbul da büyük bir yerdi. Orada hastalığımı iyi edecek ustalar
bulabilecektim. Birkaç günlük yolculuktan sonra karlı bir günde istanbula indim. hava gerçekten
soğuktu ama ben dert etmiyordum. yaklaşık 2 aylık bir tedavi sürecim oldu. motorumdaki tüm
sorunlu kanserli parçalar sistemimden uzaklaştırıldı. Bir sürü terapi ve rektifiyenin ardından
motorum sıfırlandı. Bu sırada daha önce motorumun sesini hiç duymamış olan sahibim 2.5
motorumun sesiyle şaşırdı. (hala söylemiyorum ona ama o ses asında arkadaki eksozdan geldi)
Farkettik ki benim gazlı ve öfkeli hayatımın bir bedeli olmuş. TofaşLand’da benim kablo sistemimi
kurcalamışlar ve artık benzinde gidemiyormuşum. Gazda gidecekmişim. Benim gibi motoru olan
bir arabanın gaza mahkum olmasını düşünebiliyor musunuz? Bunu da aşacakken ardı arkası
kesilmeyen sorunlarıma bir de bebek sorunu eklendi. Bebek geliyormuş eve. İyi de ben varken
bebeğe ihtiyaç olur mu? İnsan işte!!! Anlamak gerçekten zor. Sanki bir ayıpmışım gibi üzerime bir
branda örttüler ve o brandanın altında 27 ay dünyadan kopuk halde yaşamak zorunda kaldım.
neyse adam insafa geldi de geçenlerde brandamı kaldırdı. (meğer satacakmış o yüzden
kaldırmış) Şimdi hesap yapıyor galiba. Beni alacak kişiye mama kabımla birlikte aşı karnemi de
verecekler. Bi iki eksik aşım kalmış (tüvtürk BORÇ aşısı, bir de eksik akü aşısı) Yeni sahibime
bunları da hallederek verecekmiş sahibim.
…Bana geçmişimin izlerini silecek, yaşadığım acıları unutturacak yeni sahibim sen olur musun?
Çocukluğumdan beri arabalara olan ilgim babam sayesinde başlamıştır. Araba manyağı seviyesinde bir ilgim var ancak bunu her ortamda dile getirmem. Teknolojiye ve bilgisayara olan ilgim kendimi tanımaya başladım başlayalı oldu. Şimdi ise kendimce kod yazabilen bir bilgisayar mühendisi olarak çalışıyorum.