Teknotra

Selamlar herkese, 2 seneyi aşkın bir süredir 3. nesil iPad Pro 11 inç modelini kullanıyorum. Evet, kendisi M1 çipe sahip olan küçük ekranlı iPad modelidir. Bu güne kadar farklı iPad modellerini kullandım ancak gerçekten en sevdiğim iPad modeli bu diyebilirim. Size bu videoda iPad Pro 11 inç 3. nesil ukt sonuçlarımı ve deneyimlerimi paylaşacağım.

Cihaz Hakkında

Bu cihazın numaralandırması biraz karışık. İlk olarak 3. nesil iPad Pro ile birlikte 11 inç büyüklüğündeki iPad Pro tanıtıldığı için bir kesim bu cihaza 5. nesil iPad Pro 11 inç diyor bir kesim de iPad Pro 11 inç 3. nesil diyor. Apple’ın web sitesine göre de bu cihaz iPad Pro 11 inç 3. nesildir. 11 inç büyüklüğündeki iPad Pro’ların 3. neslidir. 5. nesil iPad Pro modelinin de 11 inçlik modelidir. Bu cihazı satın almayı düşündüğünüzde ikinci el ilanlarına bakarken kutusunun fotoğrafına, model numarasına ve M1 çip olmasına dikkat edin.

Kutu İçeriği

Klasik yeni nesil bir iPad kutusundan bahsediyoruz. İçerisinde 2 tarafı da USB Tpye-C olan data aktarım kablosu bulunuyor. Bununla beraber iPhone kutularına inat bir şekilde kutudan adaptör de çıkıyor.

Tasarım

Dış kasası gerçekten premium duruyor. Bir tablet için ağrılığı çok rahatsız etmiyor. Boyutları da günlük kullanım için son derece yeterli geliyor. Ekran boyutu ile ilgili detayları ekran kısmında konuşacağım için şimdilik geçiyorum. Face ID desteğinin olması çok büyük avantaj. Ancak ben kişisel olarak iPad Pro modellerinde hem Face ID hem de kilitleme tuşu üzerinde Touch ID desteği de olsun isterdim.

Tabiki de bu tableti kılıfsız veya ekran jelatinsiz kullanabilecek yürek bende yok.

Stüdyo kalitesinde 5 adet mikrofon var. Bu mikrofonlar dış ortamda bulunan sesleri gayet başarılı bir şekilde yalıtıyor. 4 hoparlörlü stereo ses sistemi gerçekten başarılı ancak ben çoğu zaman kablosuz hoparlör ya da AirPods kullanarak iPad’i kullanıyorum.

Ekran

11 inç büyüklüğünde ProMotion teknolojisine sahip Liquid Retina bir ekran bu cihazda bulunuyor. 12.9 inç büyüklüğünde olan abisinden ekran yönündeki en büyük farkı XDR ekrana sahip olamamasıdır. Evet, kabul ediyorum: XDR ekrana sahip olmadığından dolayı özellikle siyah renkleri doğru veremiyor ancak grafik işleri ile çok uğraşmıyorsanız ya da renklerin doğruluğu sizin için önemli bir detay ise bence bu hiç problem edilecek bir şey değil.

iPad Pro satın alırken doğru ekran boyutunu seçmek ile ilgili bir video kanalda var. Bu videoyu izlemenizi öneriyorum. Lütfen doğru bir şekilde analiz edin. Sizin için 12.9 inç ekran mı doğru bir tercih olacaktır yoksa 11 inç büyüklüğünde bir ekran mı? Her 2 ekran boyutundaki iPad modelini de kullanmış birisi olarak söylüyorum: Benim kullanacağım iPad için doğru ekran boyutu kesinlikle 11 inç büyüklüğünde olanmış.

11 inç büyüklüğünde olan iPad modelinin ekranı gerçekten günlük kullanım için son derece yeterlidir. iPad’i daha çok laptop gibi kullanacaksanız 12.9 inç büyüklüğünde olan modeli alın derim. Ekran boyutu için Şevval’in çok güzel bir tabiri var: 11 inç büyüklüğünde olan iPad Pro ajanda boyutunda bir tablet ve her yere rahatça taşınabiliyor. 12.9 inç büyüklüğünde olan tablet ise harita metot büyüklüğünde ve mobil olarak kullanmak daha zor.

iPad Pro 11 inç 3. Nesil Performansı

M1 çip kesinlikle iPad’i çok güçlü yapmış. Ben çoğunlukla kanal için videolarımı bu iPad’i kullanarak yapıyorum. Hem dış çekimler sırasında iPhone’dan çekimi yapıp AirDrop ile rahatça atabiliyorum. Hem de dışarıda kullanımı çok rahat bir tablet bilgisayar.

Kamera

Açık konuşayım: Ben iPad modellerinin kameralarını pek yeterli bulmuyorum. Günlük işlerde belki sizi tatmin edebilir ancak benim için bu cihazların arka kamera sistemi sınıfta kalıyor.

Ön kamera konusunda diyecek bir şeyim yok. özellikle FaceTime görüşmelerinde çok yeterliler. Ancak ben kamera işlerimi çoğunlukla iPhone üzerinden ilertiyorum. iPhone’un kamera sistemi gerçekten çok daha iyi ve AirDrop sağolsun hızlıca medyalarımı iPad’e atıp iPad üzerinden işlemlerime devam ediyorum.

Açıkçası eline iPad’i alıp kamera ile fotoğraf ya da video çekim görüntüleri de bana nedense biraz komik geliyor. Ancak tabiki de siz merak edersiniz diyerek sizinle 3. nesil iPad Pro’nun kamera örneklerini karşılaştırmalı olarak paylaşayım.

Aksesuar Desteği

Thunderbolt destekli USB-C konektörüne sahip USB 4 destekli bir girişimiz var. Bu giriş sayesinde veri aktarımları gerçekten çok hızlı. Hard disk ya da USB bellek bağlayarak işlemlerimi hızlıca yapabiliyorum. Hatta Android bir telefonu bağlayıp içerisinden fotoğraf ve videoları da alabiliyorum.

USB-C girişi sayesinde daha güçlü laptop şarj aletleri ile de tableti şarj edebiliyorum. Ancak ne kadar güçlü bir adaptör ile iPad’i şarj edersem kabul ediyorum iPad o kadar hızlı şarj oluyor ancak şarjı da o kadar hızlı bitiyor gibi hissediyorum.

USB-C destekli bir dock ile iPad’i çoğu zaman bir bilgisayar gibi kullanıyorum. Kablosuz faremi bağlayıp usb klavyem ile işlerimi bir bilgisayar seviyesinde devam ettirebiliyorum. Son gelen güncellemeler ile birlikte harici monitörde farklı iPad’in ekranında farklı görüntü de verebiliyorum. İnanır mısınız bu şekildeyken bile 4K video render edebiliyorum.

Apple Pencil der susarım. Gerçekten 2. nesil Apple Pencil’ı bu tablette kullanıyorum. Ancak birinci önceliğiniz Apple Pencil ile çizim yapmak ise büyük ekranlı iPad Pro modelini tercih etmenizi öneririm. Ben bu tablet için Magic Keyboard satın almadım. Ancak 12.9 inç büyüklüğündeki iPad Pro için satın aldım. Bunun sebebi de klavyede yazı yazarken parmaklarımdan bu tabletin ekranının bir kısmının kapanacak olduğunu düşünmemdir. Aynı zamanda bu kadar çok parayı da klavyeye vermek istemedim. Dışarıda yazı yazmak istediğimde MacBook Air’ı kullanmayı tercih ediyorum.

iPad Pro 11 inç 3. Nesil Yorumlarım

Bu iPad modeli 512 GB saklama alanına sahip modeldir. iPad’i eğer bir şeyler üretmek için kullanıyorsanız saklama alanı en küçük modeli tercih etmeyin derim. Özellikle de ürettiğiniz şeyler medya dosyaları ise kesinlikle saklama alanını biraz büyük olan iPad modeli tercih edin derim. Bu iPad’i sevmemin en büyük sebeplerinden birisi de hiç bir zaman saklama alanı doldu uyarısı almamış olmamdır. Şunu da unutmayın iPad’in saklama alanı doldukça performansında da düşüşler olacaktır.

Sim kartlı model demek büyük rahatlıkmış. Farklı zaman dilimlerinde farklı iPad modelleri kullandım ancak kullandığım sim kart desteğine sahip ilk iPad modeli videoda gördüğünüz modeldir. Evet, iPad’in Wi-Fi bağlantısı koptuğu zaman Ege iPhone’una katılınsın mı diye soruyor. Ancak iPhone’un kişisel erişim noktasını açtığınızda iPhone’un şarjı çok hızlı bitiyor. Sim kart destekli bir iPad modeline sahipseniz iPhone’un şarjını tüketmenize gerek yok. Ağa katıl demenize de gerek yok. Siz internet değişimini hissetmeden kullanmaya devam ediyorsunuz. Zaman zaman iPhone’umdaki internet paketini bitirdiğimde iPad’in kişisel erişim noktasını açıp iPad’i sırt çantamda modem gibi taşıyıp işlerimi iPhone üzerinden ilerletiyorum.

Apple ekosisteminden bir tablet kullanmayı seviyorum. Çünkü iPhone’da ya da MacBook’da yarım kalan işlerimi iPad üzerinden devam ettiriyorum. Fotoğraf ve videolarım iCloud arşivi sayesinde tüm cihazlarıma geliyor. Sekmelerimin tüm cihazlarda erişebilir olmasını seviyorum gerçekten. Bu tipte işlemler de çalışmalarıma gerçekten hız kazandırdığına inanıyorum.

Kapanış

Bu videoda söylediğim bir çok konu eminim M2 çipli iPad 11 inç modeli için de geçerli olacaktır. Hatta performans konusunda M2 çipli modeli çok daha iyi yerlerdedir. Ancak benim gördüğüm kadarıyla M1 çipli model kesinlikle yeterli hatta yeterlinin üstünde bir performans sergiliyor. Tabiki de sıfır bir cihaz satın alacaksanız ve bütçeniz M2 modele yetiyorsa onu tercih edin. Ancak M1 çipli model fiyat olarak M2’den daha avantajlı ve performans olarak da gerçekten çok başarılı bir modeldir.

iPad satın alırken çok fazla mobil çalışıyorsanız sim kartlı modeli ve küçük ekranlı iPad modelini almanızı öneririm. Aynı zamanda alabildiğiniz kadar saklama alanını büyük alın.